Dilsel beceriler kişinin yaşamsal devamlılığı için gereklidir. Konuşma esnasında muhatabımıza kendi gerçekliğimizi aktarırız. Eğer iyi birer dinleyici isek farklı bakış açılarını, değişik hayat algılarını keşfederiz. İletişim insanlar için kaçınılmaz bir ihtiyaçtır.
İnsanlar olarak bizler çok gelişmiş varlıklar olduğumuzu varsayarız. Ancak bizlerin de yaşamlarımızda çok ilkel ihtiyaçlar hissettiğimizi ve zaman zaman ilkel bilince başvurduğumuzu unutmamak gerekir. Beden dili, jest ve mimikler ilkel bilincin öğretilerine verilecek güzel örneklerdir.
Çocuklar da jest ve mimikleri ustalıkla okurlar. Beden dilinin desteklemediği bir sözün samimiyetini fark ederler. Anne babalarının yani yaşamda en güçlü olduğunu düşündükleri kimselerin böyle çapraşık davranışlar sergilemesi çocukların ruhsal sağlığını olumsuz etkiler.
Kendisine sık sık yalan söylenen bir çocuk kendini güvensiz hisseder. Bir süre sonra farkında olmaksızın ebeveynlerinin yalan söyleme davranışını kopyalar. Bunu güvende hissetmek için, bazı durumlarda bazı kazanımları olacağını düşündüğü için ya da çok yaşamsal bir hareket olduğunu düşündüğü için yapar.
Çok küçük yaşlardan itibaren çok sık yalan söyleyen çocuklar gerçekçi düşüncelerden uzaklaşabilir. Kendi söylediği yalanlar bir süre sonra inandığı gerçeklerine dönüşebilir.
Ne var ki yalan kişiye yer yer bazı avantajlar sağlasa da yaşamın bütününe bakıldığında kişiye büyük zararlar verir. Sık sık yalan söyleme dürtüsü hisseden kişi gerçeklerden kaçabilir. Ancak kişi onlardan kaçmak yerine gerçekleri dürüstçe karşısına aldığında özgürleşebilir.
Comments