Bir yanda çocuklara robotik kodlama anlatılırken öte yanda doğanın sundukları ile tanışmaları isteniyor. İşin içine #su ve #toprak girince de ebeveynler #çamur konusuna itiraz ediyor, doğayı tanıma faslı da eksik kalıyor. Oysa doğa milyonlarca yıldır var olan solucanlar ile hemen hiçbir eko-okul’da işlenmeyen vermikültür konusunda eşsiz deneyimler sunmak mümkün...
Hakan Türkkuşu
Yönetici | Eğitimci | Konuşmacı
Bugün pek çok anne ve baba #vermikültür konusunu duymamış olabilir. #Vermikompost’un ne olduğunu bilmemesi de mümkündür. #Vermikasting’in ne işe yaradığından da habersiz olması da kabul edilebilir.
Bu çok normal, çünkü bugünün genç ebeveynleri kendilerinden önceki kuşağın aksine doğa ile o kadar da fazla haşır neşir olmadan yetişti. İpek böceği olarak yeniden doğsun diye tırtıl beslemediler, karınca yuvası yapmadılar, böcek oteli kurmadılar ve doğal olarak da kültür solucanları ile mikrobaş hayvancılık da yapmadılar.
Doğanın sundukları, çocuklara eşsiz gözlem yapma fırsatı sunar. Her mevsim rengi değişen yapraklar, çürüyen kütükler ve kabuklarının altındaki böcekler alemi, başıboş büyüyen yabani mantarlar, akan ve durgun sulardaki canlıların #sürdürülebilir dünyanın vazgeçilmezi olduğu artık biliniyor. Doğa ile ilgili konuların ele alındığı ekoloji derslerinde bu konuların bir kısmı işleniyor olabilir. Kuruyan yaprakların kartonlara yapıştırılması ile de yetinilebilir. Oyunlaştırılarak ele alınan bu konular, geleceğin yetişkinlerine doğayı daha iyi tanımaları ve ileride de sevmeleri için fırsat sunuyor.
Başka canlıları ile yakın temasın ne kadar eğitici olduğunu kabul etmeyen yoktur. Eğlencesi de pek boldur. Bir çok ebeveyn satın aldıkları #pet ile bu konuyu çözdüğünü düşünür. Oysa satın alınan bir canlı, bakımı da çocuğa emanet edilmedikçe, bir süre sonra sıkılıp vazgeçilen bir oyuncak haline gelebilir. Türkiye, terk edilen ev hayvanları konusunda ne yazık ki dünya lideri konumunda. Özellikle Bodrum, Çeşme gibi yazlık beldelerde her yaz sonunda sayıları yüzleri aşan ve evlerde beslenmekten başka yaşam şansı olmayan köpekler, kediler, papağanlar hatta maymunlar gönüllüler tarafından sokaklardan toplanıyor. Önce koruma altına alınıyor ve sahiplendirilmeleri için seferberlik başlatılıyor.
Başka canlı beslemek büyük sorumluluk gerektirir...
Konumuza dönecek olursak ağırlığı ortalama 8 gram olan kültür solucanları ile pek çok şey öğrenmek mümkün, bakımları da çok kolay. Bugün La Fontaine Masal Evi ve Anaokulu’ndaki 1/101 Ekoloji dersi kapsamında her sınıfın kendi solucan evi var. Yaşları 2-6 arasında değişen okul öncesi eğitim programında Eisenia Fetida türü solucanlar, okul mutfağındaki uygun gıda atıkları ile besleniyor. Bu gıdaların küçük dostların tüketimine hazır hale getirilebilmesi için uygun kaplarda çürütülmesi ile kompost elde ediliyor. Bu işlem için en çok havuç, salata, lahana gibi sebzelerin artıkları kullanılıyor. Muz kabukları en favori besinleri.
Solucanların iğne deliği kadar çok küçük ağızları var, çürüyen gıdalardaki küfü emerek besleniyorlar. Dişleri yok, ısırmaları söz konusu değil. Kulakları da olmadığı için sesleri duymuyorlar ama titreşimler onları harekete geçirmeye yetiyor. Gözleri karanlıkta yaşamaya uygun olarak geliştiği için diğer canlılar gibi görmüyorlar. Farklı özellikleri ve boyutları olan 1800’den fazla türün olduğu bilimsel dünyasında kabul ediliyor.
Solucanlar dünyanın en eski canlılarından, varlıkları 120 milyon yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu açıdan ele alındıklarında dinozorlar ile birlikte yaşadıklarını öğrenmek insana heyecan veriyor. Bilinen en yaşlı 2 solucandan biri 32 bin, diğeri ise tam 41 bin 700 yaşında...
Bu yaşlı dostların torunlarının torunlarının torunları ile birlikte olmak ise eşsiz bir eco-school deneyimi anlamına geliyor. Sizin okulda ekoloji dersi var ama solucan yok mu?
Mini sözlük:
Vermiculture | Vermikültür > kültür solucanı beslemek
Vermicompost | Vermikompost > Kültür solucanı tüketime uygun atık gıdaların (narenciye, soğan, sarımsak, hayvansal artıklar ve yağlar hariç) işlenmesi
Vermicasting | Vermikasting > Kültür solucanlarının kendi ağırlıkları kadar tüketip bunun yaklaşık yarı miktarda bıraktığı gübre. En iyi organik gübredir.
Kaynak: APV - Agriculture | Permaculture | Vermiculture & APV Kidz School
Comentários