Uyum Bozukluğu ve Çocuklar

İnsanlar sosyal varlıklardır. Arkadaşlar, aile bireyleri; bizleri tanımlayan ve tamamlayan parçalardır. İnsanlar genellikle kendilerine benzeyen kişiler ile yakın ilişkiler kurma eğiliminde olurlar. Böylelikle ortak değerler, üzerinde herhangi bir anlaşma yapılmaya gerek kalmaksızın korunmuş olur. Esasında kişilerin ortak inançları paylaşmadığı, benzer sorunları dert etmediği kişilerle yakın ilişkiler kurmaktan kaçındığı gözlenebilir.

Bireylerin bazı kimseler ile daha yakın ilişkiler geliştirirken birilerinden uzaklaşmayı tercih etmesi normaldir. Ancak, kişinin girdiği her ortamda sorun yaşaması ve yakın ilişkiler geliştirebileceği kişilerden yoksun olduğunu hissetmesi normal değildir. Bu kimselerin çevreleri ile uyum sağlamada zorluklar yaşadığı açıktır.

Uyum bozuklukları çok çeşitli şekillerde gözlenebilir. Bazı durumlarda kişi, güvende hissettiği bir grup ilişki geliştirerek onun dışına çıkmak istemez. Gruba sonradan dahil olabilecek kişilere karşı önyargılıdır. Bazı durumlarda ise kişinin konfor alanı olarak düşünülebilecek böyle bir grup arkadaşlığından da söz edilemez.

Uyum bozukluğu, fark edilmesi kolay bir rahatsızlıktır. Bu kişilerde -bozukluktan muzdarip kişinin cinsiyetine de bağlı olarak- genellikle saldırganlık ve öfke ya da hüzün ve melankoli belirgindir.

Uyum bozukluğunun birçok nedeni olabilir. Taşınmak, okul değişiklikleri, travmalar, yas; uyum bozukluğunu ortaya çıkarabilecek türden tetikleyicilerdendir.

Uyum bozukluğu yaşayan çocuklar dışarıya karşı güçlü bir izlenim vermek isterler. Ancak içten içe süreci yönetmekte çok zorlanırlar. Tıkandıklarını hissettikleri noktalarda stres ve kaygı seviyeleri artarak süreci daha da zorlaştıracak bir döngü yaratmaya başlarlar. Saldırganlığın alışkanlık halini alması, bağımlılıklar, yeme bozuklukları bu tür olumsuz döngülere örnek olarak verilebilir.

Eğer uyum bozukluğu yaşayan bir çocuğunuz varsa ilk olarak onunla duyguları hakkında konuşmaya başlayabilirsiniz. Süreç boyunca yanında olacağınızı hissetmesi önemlidir. Sorunun ciddi boyutlara ulaşmaya doğru gittiğini fark ederseniz bir uzmandan destek almayı ihmal etmeyin.